Devlet dairesinde geçen zaman çilesini bitirecek çipli T.C. kimlik kartları bu yıl dağıtılmaya başlanıyor!
Yeni e-kimlik kartlarına dair ayrıntılar Proline Bilişim’in düzenlediği Uluslararası İstanbul Biyometri Konferansı 2013’te gün yüzüne çıktı. Kopyalanamayan, tahrif edilemeyen ve çipinde barındırdığı biyometrik bilgiler sayesinde hizmet alımını çok daha hızlı ve güvenli hale getiren yeni kartlar sayesinde vatandaşların bürokratik işlemlerde çektiği zorluklar tarihe karışacak.
Geleneksel kimlik doğrulama sistemlerinin modern ihtiyaçlar karşısında yetersiz kalması nedeniyle tüm dünyada kamu kurumları ve özel şirketler yenilikçi teknolojilerin peşine düşerken, öncü Teknoloji şirketi Proline Bilişim, Türkiye’nin biyometri odaklı ilk ve tek konferansı olma özelliğini taşıyan Uluslararası İstanbul Biyometri Konferansı’nda geleceğin şehirlerinin en önemli unsurları arasında görülen biyometrik kimlik doğrulama sistemlerinin masaya yatırılmasını sağladı. 29-30 Mayıs tarihlerinde İstanbul Marriott Hotel Asia’da yapılan etkinlikte biyometride kilit teknolojiler, biyometri teknolojilerinin avantajları, parmak izi, parmak damar izi, iris, yüz ve ses tanıma teknolojileri, biyometride yeni standartlar ve hükümet politikaları masaya yatırıldı. Merakla beklenen yeni T.C. Kimlik Kartı’na dair önemli ayrıntılar da konferansta paylaşıldı.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Proline bilişim İcra Kurulu Başkanı Mehmet Doğanyiğit Dünya Ekonomik Forumu’nun yaptığı açıklamaya göre Türkiye’nin rekabetçilik endeksinde 59., inovasyonda ise 43. sırada bulunduğuna dikkat çekerek, geleceğin biyometri teknolojilerinin Uluslararası İstanbul Biyometri Konferansı’nda tartışılması ile birlikte sektördeki işbirliklerinin artacağını ve oluşacak sinerjinin ülke ekonomisine olumlu katkılar yansıtacağını vurguladı.
Kişinin kimliği dijitalleşiyor
Açılış konuşmasının ardından kürsüye Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bilgi Yönetimi Daire Başkanı Ahmet Türkay Varlı geldi. Varlı, İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte devlet ve kurumların geleneksel hizmet anlayışlarında değişikliğe gittiğini ifade ederken, elektronik ortama taşınan hizmetlerin doğru ve adil olarak verilebilmesi için farklı güvenlik araçlarına ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi. Sahte kimlik düzenleme, sahte pasaport çıkarma, evrakta tahribat gibi kimlik sahteciliği yöntemlerinin hem ülke ekonomisini hem de bireyleri mağdur ettiğini kaydeden Varlı, teknolojinin kullanıldığı hizmetlerde hizmetin doğru kişiye ulaştırılması için biyometrik çözümlerin uygulanmasının kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı. “Herkesin kimliği dijitalleşiyor” diyen Varlı, elektronik/mobil imzanın kullanılmaya başlanması, biyometrik pasaport ve elektronik kimlik kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte Türkiye’nin çağın şartlarına uygun sistemlere geçiş yaptığını memnuniyetle karşıladığını belirtti. Sürecin daha da hızlanması gerektiğini söyleyen Ahmet Varlı, hukuksal boşlukların giderilmesi, kişisel bilgilerin mahremiyetine önem gösterilmesi, veri kirliliğinin önlenmesi ve Ar-Ge çalışmalarının yapılması ile birlikte biyometrik kimlik doğrulama çözümlerinin benimsenmesinin kolaylaştırılacağını ifade etti.
Tek şifre tek kart dönemi başlıyor!
Konferansın bir diğer önemli konuşmacısı da Tübitak Başkan Yardımcısı Dr. Hasan Palaz’dı. Konferansın katılımcılarına “T.C. Yeni Nesil e-Kimlik ve Biyometrik Uygulamalar” başlıklı bir sunum yapan Palaz, vatandaşların merakla beklediği yeni e-kimlik kartı ile ilgili önemli bilgiler verdi. TÜBİTAK’ın yeni e-kimlik kartı üzerinde 6 yılı aşkın bir çalışma gerçekleştirdiğini söyleyen Dr. Hasan Palaz, temaslı ve temassız olmak üzere iki farklı kullanım şekline sahip e-kimlik kartlarının 2013 yılı içerisinde vatandaşlara dağıtılmaya başlanacağını söyledi.
10 yıl dayanıklı ve milli patentli kimlik kartı
Kredi kartı boyutundaki yeni e-kimlik kartlarının işletim sistemi, çip, yönetim sistemi ve açık anahtar altyapısı gibi bileşenlerinin Türkiye patentli olduğunu açıklayan Dr. Hasan Palaz, kartın gelişmiş güvenlik sistemleriyle bireysel bilgi mahremiyetini koruduğunu kaydetti. Kartın 10 yıl dayanıklı çiplerin yanı sıra fiziksel ve yazılımsal koruma önlemlerine sahip olduğunu belirten Palaz, yeni kimlik kartlarının taklit edilmesinin çok zor, kopyalanmasının ise neredeyse imkânsız olduğunu söyledi.
Hak etmeyenin hizmet alması önlenecek
Kimlik doğrulamada kullanılan parmak damar izi ve avuç damar izi gibi biyometrik bilgilerin milli patentli çiplerde saklanacağını söyleyen Dr. Hasan Palaz, kartın sakladığı bilgilerin çok kısa bir süre içerisinde sensörlü cihazlar üzerinden doğrulanmasıyla vatandaşların çok daha doğru ve hızlı hizmet alabileceğini vurguladı. Yeni e-kimlik kartlarının elektronik kimlik doğrulama sistemleriyle uyumlu çalışacağını ifade eden Palaz, taklit ve tahrif edilemeyen bu kartlar sayesinde hak etmeyen kişilerin hizmet alması, başkasının kimliğini kullanarak ya da çalarak hizmet alma, onaysız işlem yapılması gibi vatandaşın adil hizmet almasının önünde engel teşkil eden usulsüzlüklerin tarihe karışacağının altını çizdi.
Ülkeye güven artacak, Türkiye yatırımlar için cazibe merkezi olacak
Geleneksel kimlik doğrulama yöntemleri ve kimlik kartlarının sahteciliğe yol açtığını ifade eden Palaz, “Elektronik Kimlik Doğrulama Sistemleri” ile hizmet alan ve hizmet veren birbirinden emin olacak” dedi. Elektronik ortamda söz konusu kimlik beyanlarının doğrulanması ile birlikte işlemlerin çok daha güvenli gerçekleşeceğinin altını çizen Dr. Hasan Palaz, buna paralel oluşacak güven ortamının yeni yatırımların önünü açacağını da ifade etti.
Doğrulamayı TÜBİTAK’ın geliştirdiği Kart Erişim Cihazı (KEC) yapacak
TÜBİTAK’ın e-kartlardaki bilgileri doğrulayacak Kart Erişim Cihazı’nı geliştirdiğini açıklayan Dr. Hasan Palaz, çağdaş güvenlik sertifikalarına sahip, internet üzerinden güvenli işlem sağlayan, mahremiyeti koruyan, e-imzayı destekleyen ve kolay kullanılan KEC cihazlarının kurumsal, bireysel, mobil ve kiosk versiyonlarını da geliştirdiklerini ifade etti.
Her kart Ankara’daki kişiselleştirme merkezinde işlenecek
Yeni kimlik kartlarının Ankara’da bulunan Kişiselleştirme Merkezi’nde her vatandaşa göre ayrı ayrı kişiselleştirileceğini söyleyen Palaz, vatandaşların yaşadıkları il ve ilçelerdeki müdürlüklere müracaat ederek e-kimlik kartı için başvuruda bulunabileceklerini, alınan başvuruların ardından kişiselleştirilen kartların sahiplerine kargo ile teslim edileceğini söyledi.
Devlet dairesinde vakit harcamaya son
Yeni e-kimlik kartlarının ticaretten kamu hizmetlerine kadar tüm alanlarda fark yaratacağını söyleyen Dr. Hasan Palaz, vatandaşların farklı belge, kart ve benzeri evrakı yanlarında taşımadan, elektronik ortamda kimlik doğrulaması yapabileceklerini ve bu sayede de hizmetleri çok daha hızlı alabileceklerini ifade etti. “Tek kart – tek şifre dönemi başlıyor” diyen Palaz, yeni kimlik kartları sayesinde elektronik hizmetlere internetin bulunduğu her yerden güvenli bir şekilde erişilebileceğini de belirtti. Dr. Hasan Palaz, e-imza kullanımına olanak tanıyan ve vize muafiyeti olan ülkelerde seyahat belgesi olarak kullanılabilecek kartların kamu kurumlarına olan faydalarını ise mali kayıpları önlemek, hak sahipliği deneyimi gerçekleştirmek, yolsuzluğu engellemek, bürokrasiyi azaltmak olarak sıraladı.
Yeni e-kimlik kartları 3 yıl içerisinde tüm vatandaşların cebinde
TÜBİTAK’ın yeni kartların kullanım koşullarını geliştirme adına finans, telekomünikasyon ve lojistik gibi sektörlerin yanı sıra yerel yönetimlerle de birlikte çalıştığını ifade eden Dr. Hasan Palaz, yeni kartların 2013 yılı içerisinde vatandaşlara dağıtılmaya başlanacağını, 3 yıl içerisinde de tüm vatandaşların e-kimlik kartı sahibi olmasının planlandığını vurguladı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder